up 2 Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
up 2edat 1. yukarısına; yukarısında: He was climbing up the tree. Ağaca tırmanıyordu. They went up the hill. Tepeye çıktılar. Plant it farther up the hill. Onu yokuşun daha yukarısında bir yere dik. It´s further up the river. Nehrin daha yukarısında bir yerde o. 2. from -in ilerisinde: We live up from the mosque. Caminin ilerisinde oturuyoruz.